22 Ocak 2015 Perşembe

Bakanlıktan Roboski için "Tazminat teklif edildi" savunması



KEMAL GÖKTAŞ


Adalet Bakanlığı'nın, Anayasa Mahkemesi'ne Uludere'de (Roboski) bombardıman sonucu öldürülen mağdur ailelerinin yaptığı bireysel başvuruya ilişkin gönderdiği görüşte ailelerin kabul etmediği tazminatın "mağduriyeti giderme amaçlı" olduğu ve bu nedenle başvurunun kabul edilebilirliği açısından dikkate alınması gerektiği savunuldu. Bakanlığın bireysel başvurunun reddi yönündeki görüşünü, Genelkurmay Başkanlığı'ndan başvuru ile ilgili Adalet Bakanlığı'na 2 hafta önce gönderdiği yazı ile askeri savcılık ve askeri mahkemenin kararlarına dayandırılması dikkat çekti. Bakanlık, Genelkurmay'ın yazısına dayanarak olayda öldürülen 6 kişinin PKK üyesi olduğuna dair bir örgüt mensubu ile yapılan "mülakata" ilişkin bilgilere de yer verdiği görüşünde olay "kaçınılmaz hata" olarak nitelendirildi.


Tazminat teklifi

AYM'ye gönderilen 28 sayfalık Bakanlık görüşünü İnsan Hakları Daire Başkanlığı hazırladı. Görüşün altında Bakan adına Müsteşar Yardımcısı Selahattin Menteş'in imzası yer aldı. Genelkurmay Başkanlığı'nın 29 Aralık 2014 tarihli yazısı esas alınarak hazırlandığı belirtilen görüş yazısında başvurunun kabul edilebilirlik açısından incelenmesiyle ilgili olarak olayın "kaçınılmaz hata" olarak değerlendirildiği belirtilerek "Bakanlığımız ayrıca başvuruculara olay nedeniyle mağduriyetlerinin giderilmesi maksadıyla tazminat ödenmesi teklifinde bulunulduğunu AYM'nin dikkatine sunar" denildi. Bakanlık, AİHM'in Pad & Türkiye davasında verdiği kararda da Türkiye'nin sınırda vurulan iranlı kaçakçıların ailelerine ödemeyi teklif ettiği 25'er bin doların ailelerce kabul edilmemesine rağmen AHİM'ce "tazmin etme yükümlülüğünün yerine getirilmesi" olarak görüldüğünü belirtti. Bakanlık, hükümetin ailelere ödemeyi teklif ettiği tazminatın kabul edilmemesi üzerine Başbakanlığa iade edildiğini de ekledi.

"Hata" savunması

Başvurucuların "yaşam hakkı ihlali" iddiaları ile ilgili olarak şu görüşlere yer verildi:
"Güvenlik güçleri, bir terör veya yakalama operasyonunda, henüz fiili saldırıya karşılaşmamış olsalar bile Avrurupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 2/2. maddesindeki amaçları gerçekleştirmek için güç kullanabilirler. Ancak bu durumda güç kullanmalarının o sırada geçerli gibi görünen sağlam sebeplere dayandığına dair samimi bir inançları bulunmalıdır. Daha sonra bir hata olduğunun anlaşılması, kullanılan gücü otomatik olarak haksız hale getirmez. Aksini düşünmek, devlete ve kanun adamlarına görevlerine yaparlarken belyki de kendilerinin ve diğerlerinin yaşamlarına zarar verebilecek gerçekçi olmayan bir külfet yüklemek olur."

"6 örgüt mensubu da öldürüldü"

Olaydan önce Genelkurmay'a intikal edern istihbari bilgilerden PKK'nın olayın meydana geldiği bölgede sınırdan geçerek büyük bir eylem hazırlığı içinde olduğunun anlaşıldığı ileri sürülen görüş yazısında "3 Eylül 2014'de teslim olan bir örgüt emnsubu ile yapılan mülakatta, olayla ilgili olarak, eğitim gördüğü kampta sorumlu düzeyde faaliyet yürüten örgüt mensubundan, olayda 6 örgüt mensubunun da hayatını kaybettiğini öğrendiğini, ölenlerin olayda haylatını kaybedenler arasından alınarak geri getirildiğini duyduğunu beyan ettiği bildirilmiştir" denildi.

"Operasyon birkaç günü alırdı"

Hava Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcılığının takipsizlik kararına da yer verilen görüş yazısında, olaydan yaralı kurtulanlara zamanında müdahale edilmediği ve bazılarının bu nedenle hayatını kaybettiği iddiasıyla ilgili olarak lyine Genelkurmay'dan gelen yazıya atıf yapılarak "kış şartları, gece vakti ve PKK'lıların yoğun bulunduğu. ülke sınırları dışındaki alana yönelik bir operasyonun ve ilgili birimlerin bölgeye intikal etmesinin en iyimser tahminle bir kaç gün alabileceği" savunması yapıldı.

"Savcı, korgenerali soruşturdu"

Soruşturmanın askeri savcılık tarafından yapılmasının "bağımsız yargı organlarınca" yapılmaması şikayetine dayanak gösterilmesine de karşı çıkan Bakanlık, Genelkurmay'ın "soruşturmada asekri savcının kendisinden üst rütbeli olan, Korgeneral rütbesindeki bir kişiyi şüpheli olarak soruşturmaya dahil etmesinin hiyerarşik ilişki bulunmadığını gösterdiği" savunmasını aktardı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder