YARGITAY'A GÖRE HATALI SOLLAMA VE KIRMIZI IŞIKTA GEÇME, ALKOLDEN TEHLİKELİ

Kemal GÖKTAŞ
Kırmızı ışıkta geçtiği ve hatalı sollama yaptığı için kaza yapan sürücülere Türk Ceza Kanunu'nun "bilinçli taksir" hükümlerini uygulayarak cezalarının 3'te 1'den yarı oranına kadar artırılmasına karar veren Yargıtay 12. Ceza Dairesi, alkollü araç kullanmayı bu kapsamda görmedi.
Türk Ceza Kanunu'nun 22. maddesine göre, taksirle işlenen suçlarda kişinin kazanın olmasını istemese de, kazanın olabileceğini öngörmesine rağmen suç konusu fiili yapması halinde "bilinçli taksirli" olduğu kabul ediliyor. Bu durumda taksirle işlenen suçlarda verilen cezalar üçte birden yarısına kadar artırılıyor.

Yargıtay 12. Ceza Dairesi, taksirle (kasıt olmadan) işlenen trafik suçlarında, bilinçli taksir hükümlerinin uygulanması konusunda ilginç bir kriter ortaya koydu.
Daire, "çift yönlü, sollama yasağı çizgisi bulunan yolda, konvoy halinde giden önündeki araçları sollamak için karşı şeride geçtiğinde karşı yönden gelen araca çarpan" sürücüye "bilinçli taksir" hükümleri uyarınca artırımlı ceza uygulanmasına karar verdi.

KIRMIZI IŞIK
Daire, bir başka olayda ise "ışık kontrollü kavşakta, kırmızı ışık ihlali yaparak" kaza yapan sürücüye de bilinçli taksirden ceza artırılması gerektiğine karar verdi. Daire, karşı tarafın bu hususu temyiz etmemesi nedeniyle kararı bozmadı, ancak kırmızı ışık ihlallerinde artırımlı ceza verileceğini hüküm altına almış oldu.

ALKOLLÜ SANIĞA UYGULANMADI
Daire, yasal sınır olan 0.50 promilin üzerinde 0.84 promil alkollü iken kaza yapan sürücüye "bilinçli taksir" hükümlerinin uygulanmasına ilişkin kararı ise bozdu.
Hatay'da meydana gelen olayda Sanık G.Ç 0,84 promil alkollü iken bölünmemiş çift yönlü yolda şerit ihlali yaparak, karşı yönde kendi şeridinde seyir halinde olan M.Y. yönetimindeki motosiklete çarptı ve M.Y'nin yaralanmasına neden oldu. Mahkeme, sanığın alkollü olmasını göz önüne alarak "bilinçli  taksir" hükümlerini uyguladı ve 6 bin TL para cezası verdi. Ancak kararın temyiz incelemesini yapan 12. Ceza Dairesi Adli Tıp Kurumu raporuna göre sanığın asli kusurlu olduğu ancak sanığın alkolün etkisi veya kişisel başka etkenlere güvenerek hareketini sürdürdüğüne ilişkin herhangi bir bilgi ve belirlemenin bulunmadığı gerekçesiyle bilinçli taksirin uygulanmasına ilişkin kararı bozdu. Daire, sanığa verilen cezayı 3 bin 740 TL'ye düşürdü.