1 Mart 2013 Cuma

İMRALI SÜRECİNDE "ÇEKİLME" KİLİDİ




Kemal GÖKTAŞ
Abdullah Öcalan ile İmralı heyetinin yaptığı görüşmenin kayıtlarının yayınlanması ile İmralı sürecinde tarafların pozisyonu daha net olarak açığa çıktı. Notlar, PKK'nın sınır dışına çekilmesi konusunda Kandil ve hükümetin talepleri arasında sıkışan Öcalan'ın ortaya attığı önerilerin "çekilme" sorununa çözüm getirip getirmeyeceği sorusunu gündeme getirdi.
Sürecin kamuoyuna duyurulmasından bu yana geçen 2 aylık sürede, sınır dışına çekilme konusundaki itirazlarını dile getiren PKK yönetiminin; önerilerinin yer aldığı bir metni BDP heyeti aracılığıyla Öcalan'a gönderdiği ortaya çıktı. Görüşme sırasında Sırrı Süreyya Önder'in Öcalan'a okuduğu ve çok az bir kısmına notlarda yer verilen öneri metninde, Kandil'in "sınır dışına çekilme ve Anayasa" konusundaki farklı görüşleri dikkat çekti.


"TASFİYE" KORKUSU
Görüşme notlarına göre PKK, iki taraflı ateşkes olması halinde bile çekilme için en az 2 yıllık bir süreye ihtiyaç duyduğu mesajını gönderdi. PKK'nın bu konudaki "kaygıları"nın çeşitli nedenleri var. Bunların en başında 1999'da PKK'nın sınır dışına çekilmesi sırasında yapılan operasyonlarda 300 civarında PKK'lının öldürülmesi geliyor. Ayrıca PKK'lıların boşalttığı alanlara devlet güçlerinin yerleşeceği endişesini taşıyan PKK, sürecin başarısız olması halinde tekrar sınırı geçerek bu alanlara yerleşmede yaşayacağı güçlükler nedeniyle bir tür "tasfiye" korkusu yaşıyor.

"KANDİL KARAMSAR, AŞARLARSA İYİ OLUR"
Kandil'in bu mesajına karşılık Öcalan, Başbakan'ın verdiği "çekilme sırasında askeri operasyon olmaz" güvencesinin yetmeyeceğini ve çekilmenin Meclis kararı ile olacağını belirtti. Öcalan ayrıca çekilen alanlara JİTEM ve korucuların yerleşmemesi için de komisyonlar kurulması gerektiğini söyledi. Öcalan'ın Sırrı Süreyya Önder'in "Parlamentonun ve yetkisi ve işlevi yok" itirazına rağmen "Komisyonlar kurulacak. Hakikat komisyonu da kurulacak. Akil adamlar denetiminde olacak" dedi. Öcalan'ın Kandil'in "onların savaş sistemine katılmadığını düşündüğünü" belirtmesi ve bunun için onlara kızdığını söylemesi, "Kandil karamsar, aşarlarsa iyi olur" sözünü sarf etmesi çekilme konusundaki yaklaşım farkına Öcalan'ın tepkisini gösterdi.
Öcalan'ın "Ne PKK'nin sandığı gibi ne AKP'nin sandığı gibi bir çekilme olur" demesi de Meclis kararı ve komisyonlar konusundaki sıkıntıyı ortaya koydu. Öcalan'ın açıklayacağı yol haritası metninde de Meclis kararı ve komisyon şartını ileri sürmesi durumunda hükümetin yaklaşımı İmralı sürecinin kaderini tayin edici nitelikte olacak.

ANAYASA VE "STATÜ" MESELESİ
Önder'in PKK'nın Anayasa'da "Kürt halkının varlığının zikredilmesi" görüşünü aktarması ve Öcalan'ın buna "Anayasa'da din ve etnisite olmaz" karşılığını vermesi de başka bir görüş ayrılığını gösterdi. Görüşme, Kürt hareketinin süreçten temel beklentisi haline gelen "Kürtlere statü" konusundaki farklı bakışı da ortaya koydu. Öcalan'ın demokratik özerklik talebinden vazgeçerek "AB Yerel Yönetimler Özerklik Şartı'na konulan çekincenin kaldırılmasını" gündeme getirmesine karşılık BDP'li Önder'in "Çekincenin kaldırılması yetmez. İç hukukta düzenleme yapılmalı" demesi dikkat çekti.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder