1 Temmuz 2014 Salı

Siyasi partilere Kürdistan ismi yasak, ama yaptırımı yok!

KEMAL GÖKTAŞ

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın adını değiştirmesi için ihtar verdiği Türkiye Kürdistan Demokrat Partisi (TKDP), "Kürdistan" kelimesini parti adından çıkarmasa bile herhangi bir yaptırım uygulanamayacağı ortaya çıktı. Siyasi Partiler Kanunu'nda ihtar kararına uymayan partilere Hazine yardımının kesilmesine ilişkin hükmün 2009 yılında Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmesinden sonra herhangi bir yasal düzenleme yapılmadığı için Kürdistan kelimesinin yanı sıra yasada yasaklanmış diğer adlarla da parti kurulması halinde ihtar dışında hiçbir yaptırım uygulanamıyor.

Prosedür gereği sicil kaydı yapıldı

İhtar gitti

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı yasa gereği kurulan her partinin sicil kaydını yaptırmak sorunda olduğu için TKDP'yi de önce Siyasi Partiler Sicil Bürosu'na kaydetti. Prosedür gereği zorunlu olan bu kayıt işlemi de 20 Haziran 2014 tarihinde Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mehmet Reis Koca imzasıyla TKDP'ye bildirildi. Yazıda "28 04 2014 tarihinde kurularak tüzel kişilik kazanan partiniz Başsavcılığımız Siyasi Partiler Sicil Bürosu kaydına işlenmiştir" denildi.

Bu yazının gönderilmesinden sonra Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı partiye ismindeki "Kürdistan" kelimesini çıkarması için ihtar gönderdi. İhtarda, Siyasi Partiler Kanunu'nun "Kullanılamayacak parti adları ve işaretler" başlıklı 96. maddesine göre "ırk ve bölge adlarıyla veya aynı anlama gelen adlarla siyasi partiler kurulamaz veya parti adında bu kelimeler kullanılamaz" hükmü hatırlatıldı. İhtar yazısında bu maddenin emredici hükmü gereği, parti adında "Kürdistan" kelimesinin kullanılamayacağı belirtildi. İhtar yazısında TKDP'ye, ismindeki "Kürdistan" kelimesini çıkarması için 15 günlük süre verildi. İhtarın partiye ulaşmasından sonra başlayacak olan 15 günlük süre içinde parti adındaki "Kürdistan" ifadesini çıkarmadığı takdirde Anayasa Mahkemesi'ne başvurulacağı belirtildi.

Yasak ama yaptırımı yok

TKDP'nin isim değişikliğine yanaşmaması halinde Anayasa Mahkemesi de partiye yeni bir ihtarda bulunacak. Ancak partinin bu ihtara uymaması halinde uygulanacak herhangi bir yaptırım yasada düzenlenmiyor. Yasaya göre "Anayasa Mahkemesi, söz konusu hükümlere aykırılık görürse bu aykırılığın giderilmesi için ilgili siyasî parti hakkında ihtar kararı" verebiliyor. Ancak bu düzenlemenin hemen arkasından gelen "Bu yazının tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde aykırılık giderilmediği takdirde, Cumhuriyet Başsavcılığı o siyasi partinin Devlet yardımından kısmen veya tamamen yoksun bırakılması için Anayasa Mahkemesine re’sen dava açabilir” hükmü ise 2009 yılında Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmişti. AYM, bütün partilerin Hazine yardımı almaması nedeniyle böyle bir hükmün işlevsiz kalacağını belirterek yeni bir düzenleme yapılması gerektiğine işaret etmişti. Ancak aradan geçen sürede yeni bir düzenleme yapılmadığı için yasada boşluk oluştu.

Boşluktan doğan özgürlük

Bu boşluk nedeniyle "kullanılmayacak parti adları ve işaretler"le kurulan partilere yönelik herhangi bir yaptırım bulunmuyor. Yani Kürdistan dışında da "Komünist, anarşist, faşist, teokratik, nasyonal sosyalist, din, dil, ırk, mezhep ve bölge adlarıyla veya aynı anlama gelen adlarla da siyasi partiler kurulamaz veya parti adında bu kelimeler kullanılamaz" hükmüne aykırı kurulacak partilere yönelik bir yaptırım bulunmuyor. Bu boşluk nedeniyle yasada yasak olmasına rağmen "Komünist" ismini taşıyan partilere de yaptırım uygulanamıyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder