14 Nisan 2015 Salı

28 yaşında kadını öldüren askerin ödediği tek bedel; 2 kurşun bedeli olan 4 TL oldu


Sınırda 28 yaşındaki kadını öldüren uzman çavuş iki kurşun parası olan 4 TL'yi Hazine'ye ödeyerek kurtuldu

KEMAL GÖKTAŞ

Askeri Savcılık, savaştan kaçmak için sınırdan geçmeye çalışırken öldürülen 28 yaşındaki Suriyeli kadınla ilgili soruşturma sonunda tartışma yaratacak bir takipsizlik kararı verdi. Genç kadını öldüren atışı yapan uzman çavuş Ş.B'nin "taksirle öldürme" suçundan dahi sorumlu tutulamayacağına karar veren Askeri Savcılık, takipsizlik kararında genç kadını öldüren atışlarda kullanılan iki merminin bedeli olan 4 TL'nin ise "Hazine zararı" olarak uzman çavuş tarafından ödendiği bildirdi. Kanunda askerlerin öncelikle uyarı amacıyla havaya ateş etmesi zorunluluğuna rağmen uzman çavuşun "boş gördüğü bölgeye yerden atış yapmasını" da uyarı amaçlı olara değerlendiren Askeri Savcılık, genç kadının göğsünden vurulmasına rağmen "mermi yerdeki bir taştan sekmiştir. Havaya ateş etse da sekip birini vurabilirdi" şeklinde değerlendirme yaptı.

Suriye'deki iç savaştan kaçarak Cizre'deki eşine ulaşmaya çalışırken iki çocuğu ve babası ile Türkiye'ye girmeye çalışan 28 yaşındaki Suat Derviş, sınırdan geçmeye çalışırken geçen yıl 18 Mayıs'ta askerin açtığı ateş sonucu yaşamını yitirdi. Olayı anlatan baba Methi Derviş, Türkiye sınırına 100 metre mesafe kala sınırda bulunan Uğur Karakolu'na bağlı askerler tarafından fark edildiklerini belirterek "Askerlere el sallayıp bağırdık. Türkiye tarafına geçmek istediğimizi anlatmaya çalıştık. Ancak askeri araçtan açılan ateşle kızım Suad karnından vuruldu. Cenaze saat 23.00'e kadar yerde kalmasına rağmen askerler Türkiye tarafına geçmemize izin vermedi" dedi.

Yere doğru ateş

Olayla ilgili açılan soruşturma tamamlandı ve 23. Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı Askeri Savcı Yardımcısı Ahmet Peksöz, Derviş'i vuran uzman çavuş Ş.B hakkında takipsizlik verdi. 7 sayfalık takipsizlik kararında Ş.B'nin sınırdan yapılan kaçak geçişleri önlemek için bir timle birlikte Cobra tipi araçla bölgeye gittiği, sınır hattında kimliği belirsiz bazı kişilerin askeri aracı taşladıkları, olaylar sırasında bir grubun Suriye tarafında tellerin uzağında otların içinde yere yatmış vaziyette beklediklerini fark ettikleri belirtildi. Kararda, grubun Türkçe ve Kürtçe yapılan anonslarla ayağa kalkmaları için uyarıldığını, ancak kalkmamaları üzerine Ş.B'nin gruba doğru iki el ateş ettiği belirtildi. Kararda Ş.B'nin "kimseyi hedef almaksızın önce grubun 4 metre kadar yanlarına, sonra da yan ve arka taraflarına gelecek şekilde havaya doğru bir el ateş ettiği" belirtildi. Bu atışlardan sonra gruptan bir kişinin ayağa kalkarak "Kızımı vurdunuz, gelin alın" diye bağırdığı belirtilen kararda Cizre Kaymakamlığı ile yapılan görüşmelerden sonra verilen sözlü izin üzerine çocukların, babasının ve yaralı kadının Türkiye tarafına alındığı ancak kadının "ambulansa teslim edilmek üzere karakola götürüldüğü sırada öldüğü" belirtildi.

Kararda, bölgenin gruba ateş etmeden müdahale etmeye uygun olmadığı, Ş.B'nin kanunun verdiği silah kullanma yetkisini sınırlar dahilinde kullandığı ve "taksirle (kazayla) öldürmeden dahi sorumlu tutulamayacağı" savunuldu. Kararda, Ş.B'nin önce havaya ateş etmesi gerekirken yere doğru ateş etmesinin "Askerlerin silah kullanma yetkilerine" aykırı olduğu hususunu akla getirdiği de belirtilerek şöyle denildi:

Havaya ateş etmesi şart değil!

"Önemli olan ateş eden asker kişinin öncelikli olarak uyarı amaçlı ateş etmesidir. Bu nedenle kanunun 'havaya ateş etmek' lafzına bağlı kalınmaksızın amaçsal yorum yapılması gerektiği kanaatine varılarak Ş.B'nin de boş olarak gördüğü bir alana uyarı amaçlı yere doğru ateş etmesinin 'Askerlerin silah kullanma yetkilerine' aykırılık teşkil etmediği anlaşılmıştır.

Kaldı ki; sınırdan yasadışı olarak geçmeye çalışan kişilerin bölgeden gruplar halinde arka arkaya geçmeye çalıştıkları göz önüne alındığında, görevli personel havaya ateş etmiş olsaydı bile silahtan çıkan mermi çekirdeğinin şahıslardan birine isabet edebilme ihtimalinin olduğu da görülmektedir.

Akla yatkın!

Ölen şahsın Ş.B'nin kullandığı silahtan çıkan mermiyle öldüğü hususu kabul edilse bile; şahsın vücuduna giren mermi çekirdeğinin vücudu terk etmemiş olması ve olayda kullanılan silahın cinsi hayatın olağan akışı içerisinde değerlendirildiğinde, merminin kişinin vücuduna doğrudan değil de, zeminde bulunan taşlardan birinden sekip şahsa isabet etmiş olma ihtimalinin yüksek olduğu ve akla daha yatkın olduğu değerlendirilmektedir.

4 TL Hazine zararını ödedi!

Olay esnasında sarf edilen iki adet mermi bedeli olan toplam 4 TL tutarındaki Hazine zararının da şüpheli tarafından gönüllü olarak karşılanmış olduğu görülmekle, Askeri Savcılığımızca Hazine zararının takibi yoluna gidilmemiştir."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder