Emniyetten liste skandalı: Yok denilen polisler orada, raporlu denilen gaz fişeği atıyor!

　
KEMAL GÖKTAŞ

İstanbul’daki Gezi eylemleri sırasında gaz fişeğiyle gözünü kaybeden Erdal Sarıkaya’nın yaralanmasına ilişkin görüntüleri inceleyen bilirkişiler, biber gazı silahı (ZET) kullanmış iki polisin Emniyet'ten savcılığa gönderilen şüpheliler listesinde yer almadığı ortaya çıktı. Görüntüleri inceleyen bilirkişiyer ayrıca Sarıkaya’nın gözünü kaybetmesine yaralanmasına yol açan fişeğin 5 kişilik ZET timi tarafından atılmış olabileceğini belirtti.

Raporlu denilen polis de orada

Sarıkaya’nın 11-12 Haziran gecesi yaralanmasına ilişkin kamera görüntülerini inceleyen Ulusal Kriminal Büro, ZET silahı kullanan A-027 ve A-131-1 kask numaralı iki polisin olay yerinde olmalarına rağmen İstanbul Emniyeti tarafından savcılığa bildirilen listede yer almadıklarını belirtti. Raporda ayrıca "listelerde raporlu olarak görülen bir ZET memurunun aslında İnönü Caddesi'nde Alman Konsolosluğu ana kapısı önünde ZET operasyonunda görüldüğü dikkat çekmiştir" denildi.

Olaydan bilgisi olan kişinin, "görüntülerde resmi sıfatıyla resmi görülen tek yıldızlı emniyet müdürünün olduğunun düşünüldüğü" vurgulandı. T-176 kask numaralı polis E.T.’nin, görüntülerde, bu müdürün refakat polisi gibi görüldüğü ve bu nedenle “olaydan sorumlu olan ZET’çileri mutlaka tanıdığı” ifade edildi.

　

Olayın, B-12-063 kask numaralı ‘Robokop’çu M.K.’nin de içinde bulunduğu beş kişilik ZET timi tarafından gerçekleştirilmiş olabileceği vurgulanarak, “Olay yerindeki 4-5 ZET’çinin, kendi ekibinde olması nedeniyle tüm ZET’çileri en iyi ve en yakın bilmesi gereken polisin M.K. olduğu” anlatıldı. Raporda, o gece Taksim’de yüzlerce Çevik Kuvvet Şubesi personeli ve buna bağlı onlarca ZET’çinin görev yaptığı ve o günün her saatinde muhtelif yerlerde görüldükleri kaydedildi.

Yedi TOMA var, görüntü yok

İstanbul Başsavcılığı, Emniyet’e gönderdiği yazıda, Sarıkaya’nın yaralandığı 11 Haziran 2013’te, Gezi Parkı’nda biber gazı kapsülü ile gaz ve boyalı top atmakta kullanılan "ZET" ve "FN" silahını taşıyanların isim listelerini istedi. Emniyet, FN'ci personelin "görev yoğunluğundan dolayı listelerde belirtilmediği ve zimmet belgelerinin yönetmelik hükümlerince silahların iadesinden sonra imha edildiği" için bilinemediğini belirtti. Emniyet Sarıkaya’nın yaralandığı olaydan önce bölgeye yakın mevkide görev alan polislerin listesini ise savcılığa gönderdi.

Savcılığın aynı gün Taksim Metro Durağı çevresinde bu silahı kullananların listesine ilişkin talebi de Emniyet'çe "Gaz kullanan personelin kimler olduğuna dair 11 Haziran 2013 tarihinin günlük görev listesine görev yoğunluğundan dolayı not düşülmemiştir" denilerek geri çevrildi. Emniyet, buna karşılık metro durağı çevresinde bulunup silahı kullanma kursu almış personelin listelerini gönderdi. Bu listede isimleri bulunan 12 polisin Çevik Kuvvet Şubesi’nden ilişiklerinin kesildiği ifade edildi.

Savcılığın Taksim’deki MOBESE kameralarının görüntülerine ilişkin talebi de "kameraların tahrip edildiği ve bu yüzden görüntülerin bulunmadığı" yanıtı ile karşılaştı. Emniyet, bölgedeki otellerin kameralarının da kısa süreli kayıt yaptığı için o güne ait görüntülerin olmadığını bildirdi. Bunun üzerine savcılık, TOMA’ların görüntü kaydını talep etti. Emniyet’ten verilen yanıtta, o gün Taksim’de yedi TOMA’nın bulunduğu, birinin hard diski arızalı olduğu için kayıt yapmadığı, beşinde ise o saate ilişkin görüntülerin bulunmadığı yanıtı verildi. Yedinci ve son TOMA’da ise 25 Ocak 2014’ten öncesine ait görüntü olmadığı yanıtı verildi.