Demirtaş: "Hükümetin ruh hali bocalama...demokrasiden çok enerjiyle ilgili"

Kemal GÖKTAŞ
BDP Eş Genel Başkanı Başkanı Selahattin Demirtaş, gazetecilerle makamında yaptığı sohbette çözüm sürecine ilişkin çarpıcı mesajlar verdi.
PKK'nın sınır dışına çekilmesinde bir sorun yaşanmadığını belirten Demirtaş, bugüne kadar "dikkatli bir dil" kullandıklarını ancak bundan sonra sıranın hükümetin adım atmasına geldiğini belirtti. Demirtaş özetle şunları söyledi:
"Şimdi  özgürlükleri konuşma vaktidir.  Bu karşılıklı dayatma değil.  Siyasetçiler olarak süreci tıkamamak için dikkatli davrandık. Hükümet gereğini yerine getiriyor anlamına gelmiyordu. Bu pazarlık değil, karşılıklı dayatma değil. Biz üzerimize düşeni yaptık, dikkatli davrandık. Konuşulması gereken artık çekilmeden ziyade hükümetin ne yapacağıdır. Hükümet beklenen ortamı yaratma olanağına kavuştu, görev sırası kendilerinde.



YOL TEMİZLİĞİ

Bizim yol temizliği talebimiz uzun süredir var. Acil olan odur. Parlamento yazın çalışacaksa özel yetkili mahkemeler, TMK, seçim barajı, hazine yardımı masaya yatırılmalı. 10-15 maddelik demokratikleşme reform paketi acil ihtiyacı karşılar. Onun üzerine anayasa reform paketi. Hangisini başarabilirsek. Bu yılın sonuna kadar tartışmalar yapılabilir. 2014 başına yeni bir anayasa paketi ile çıkılırsa seçimlerden önce referandum yapılabilir.

"2023'Ü GÖREMEZ"

Hükümet adım atmazsa kendisi kaybeder. En çok kendisinin düşünmesi lazım. Kendi geleceğini düşünüyorsa. Başbakana soracaklar niye demokrasi, özgürlükleri gündeme taşımadın diye soracak? Türkiye 100 yıldır ilk kez demokratikleşme fırsatını yakaladık. Bu fırsat kaçarsa 2023 göremez. Biz her halükarda demokrasi mücadelesini yürütüyoruz. Eskiden, ölüm, kan, gözyaşı vardı. Şimdi bu yok. Biz de buna memnunuz. Biz de parlamento, diplomasi, medyanın gücü, sivil itaatsizlik her imkan var.

"SORUN ÇÖZÜLSÜN BİZ BİTELİM"

Çözümü en çok biz destekliyoruz, en öndeyiz. 'Çözüm olursa BDP biter' diyorlar. İnsan kendi kendinin bitmesini ister mi? Biz istiyoruz. Yeter ki sorun çözülsün, biz bitelim.

"SÜREÇ 3-5 YIL SÜRER"

Süreç 3-5 yıl sürer. Yol temizliği yapılırsa Türkiye nefes alır. 2015 seçimleri yeri parlamento profili ortaya çıkar.  İsterse 5 yıl olsun, yeter ki ölümler olmasın. Demokratik sürecin önü açık kalsın. Siyasi mücadele 30 yıl sürse ne olur? Bu mesele  bitti, bitmezse gerillalar geri dönsün, olur mu? Demokratik siyasetin önü açık kalsın. Bu bir tıkanmadır, sonucu riskli olabilir diye ısrarla açmaya çalışıyoruz.

HEDEFİMİZ İKİ KAT BELEDİYE

Örgütsel olarak yerel seçime hazırız. Yerleşim birimi olarak 2 katı hedefliyoruz. Kapanan belediyeler nedeniyle belediye sayısı olarak olmasa da nüfus alanı iki katına çıkabilir.

BAŞBAKAN MİLLİYETÇİLİĞİ KÖRÜKLEMEZSE MHP'NİN OYLARI DÜŞER

CHP’de de süreci destekleyelim diyen bir kesim var. Genel Başkan rotayı ulusalcılıktan yana kırdı, dönüşü zor görünüyor. MHP etkili bir muhalefet yapmaya çalıştı ama bu yaz cenaze, ölümler olmayınca ne konuşacaklar? Başbakan milliyetçiliği körüklemezse milliyetçilik minimum düzeye gelir. Milliyetçiler de parlamentoda temsil edilmeli ama şimdi hak ettiklerinden fazla bir temsiliyet var. Süreç ilerledikçe destekleri düşecek. Kışkırtılmış milliyetçiliğin oyunu alıyorlardı.

GÜLEN’LE GÖRÜŞME

Demirtaş, ABD'de bulunan DTK Eşbaşkanı Ahmet Türk ile BDP Genel Başkan Yardımcısı Nazmi Gür'ün Fethullah Gülen’le görüşüp görüşmeyeceği sorusuna "Bir randevumuz yok. Bu konuda kapalı, tutucu değiliz. Ama planlanmış bir şey olmayınca görüşme zor olur" dedi.

ENERJİ KONUSU

Demirtaş hükümetin ruh halinin "bocalama" ifadesiyle anlatılabileceğini belirterek "Sürecin hükümet açısından en karlı başlığı enerji konusu. Kürdistan’daki enerji çok önemli. Şu anda Güney Kürdistan'a 10 milyar dolarlık tek taraflı satış başladı. Türkiye için muazzam kaynak demek. Ekonomik kriz riskini minimum seviyeye çekecek bir ilişkidir. Bunla birlikte savaş kaynakları kesilmiş olacak. Türkiye ekonomisi nefes alacak. Süreçten demokrasi çıkması hükümeti ikinci derecede ilgilendirir.  Amerika’nın da derdi odur. Bölgenin gazı, petrolü ne olacak? Nere üzerinden satılacak" dedi.

İMRALI ZİYARETİ OLABİLİR

15-20 gün içinde yeni bir İmralı ziyareti olabileceğini ifade eden Demirtaş "İsimler önemli değil. Çözüm komisyonunun gitmesini biz istiyoruz. Süreç rahatlarsa bir grup gidebilir" dedi.

BAŞKANLIK SİSTEMİ

Demirtaş şunları söyledi:
"AKP Başkanlık sisteminde ısrarcı olmayacağını söylüyor.  O zaman tümüyle geri çeksinler.  Onların önerdiği sisteme evet demiyoruz ama tartışılmasını da sakıncalı görmüyoruz. Çekerse tartışmaların önü kesilir.

"DEMİRTAŞ DESE YAPMAZ, OBAMA DEYİNCE YAPAR"

Hükümet  Suriye politikasında çıkmaza girdi. Bu yanlışın arkasından gitmek daha büyük yanlış. Politika revizyonuna ihtiyaç var demesi lazım. Selahattin Demirtaş deyince yapmaz, Obama deyince yapar. ABD gezisi politika revizyonu fırsatı sundu.  Suriye politikasında değişiklik olacak. Şimdi ABD politikasını uygulamaya başlayacak. İkisini de doğru bulmuyoruz. Suriye’deki bütün halklarla istisnasız görüşmeli, çeteleri beslememeli. Şiilere karşı Sünnileri besle, 'Kürtler tehlikeli' onlarla uğraş, olmaz. Silahsız çok sayıda örgüt var. Bunlar desteklenirse Türkiye daha rahat Suriye politikası yürütür. Esad yaşadığı sürece Türkiye tehlikeyi yaşamaya devam ediyor. Türkiye yanlıştan döndü ama sanki başka yanlışa girecek.
Suriye’yi iyi okuyamıyorlar. Sayın Davutoğlu'yla da yüz yüze iki saat tartıştık. 'Halep'i, Şam'ı biliyorum' diyor. Ankara’daki siyasetçiler Ortadoğu’yu,  Kürdün, Arabın,  Ermeninin duygusunu bilmiyor. Halk isyanları başlayınca Türkiye kurtarıcı görülecek sandılar, yanıldılar. Eşit bir hukuk esas alınsaydı etkili bir pozisyonda olurdu. Ne emperyal ne Şam yönetimi zorlardı.

KÜRT KONSEYİ DAVET EDİLMELİ

Hükümet Rojava'yı (Suriye Kürt bölgesi) ya yok edecek, ya tanıyacak. Orası şu veya bu şekilde özerk bir bölge olacak. Kürdistan’ın de facto durumu resmi nitelik kazanır. Sadece PYD değil bütün partilerden oluşan Kürt Konseyi var. Davutoğlu Kürt Konseyi’ni davet ederse yapabileceği en büyük hamle olur. Ankara’ya davet etmeliler."