"İMRALI SÜRECİ ASKIDA"

Kemal GÖKTAŞ

İmralı Cezaevi'nde hükümlü bulunan Abdullah Öcalan ile önce MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve diğer yetkililerin, ardından da DTK Eşbaşkanı Ahmet Türk ile BDP'li milletvekili Ayla Akat Ata'nın görüşmesi ile umut doğuran İmralı sürecinde "duraklama" yaşanıyor. Abdullah Öcalan'ın yol haritasını ve önerilerini paylaşmak için eşbaşkanlarla görüşmek istediğine dikkat çeken BDP'liler ise bu iznin verilmemesini, "İmralı sürecinin askıya alınması" olarak değerlendiriyor.

"İmralı süreci"nde Paris'te PKK'lı Sakine Cansız, Fidan Doğan ve Leyla Söylemez'in  öldürülmesinin sürece zarar vereceğinden endişe edilmişti. Ancak cenazeler için önce Diyarbakır'da ardından da öldürülenlerin memleketlerinde yapılan törenlerde karşılıklı sağduyu gösterilince, korkulan olmadı ve "Paris cinayetleri", İmralı sürecine korkulan etkiyi yapamadı. Ancak cinayetlerin İmralı sürecine dolaylı etkisi oldu. Diyarbakır'da düzenlenen törende konuşan DTK Eşbaşkanı Ahmet Türk'ün, "Ey Başbakan, barışı konuşurken Kandil'i bombalıyorsun. Hem hassasiyetten söz edeceksin, hem de 3 şehidimizi toprağa verirken, Fransa'dan Kürdistan'a getirirken Kandil'i bombalaman nasıl bir hassasiyettir, nasıl bir barışseverliktir? O hassasiyeti sizden de bekliyoruz. Türk halkına da seslenmek istiyorum; Başbakan barıştan söz ederken Kürt halkının üzerine bomba yağdırıyor, bunu bütün dünya bilsin" sözleri, Başbakan Erdoğan'ın tepkisini çekti. Nitekim Başbakan dünkü grup konuşmasında bu tepkisini Türk'ün ismini vermeden, "Bize gelip konuşuyorlar, 'gelin' diyoruz, kendilerini adaya gönderiyoruz. Samimiyetle söylüyorum, biz buradan gönderiyoruz. Sen oradan döndükten sonra zehir zemberek açıklama yaparsan olmaz. Seni oraya gönderen Başbakan için Kürt kardeşlerime 'Bu başbakan bomba yağdırıyor' dersen bu olmaz” sözleriyle dile getirdi.

BDP'YE GÖRE "İMRALI SÜRECİ ASKIDA"
Türk'ün sözlerine duyulan tepki nedeniyle Ahmet Türk ile BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş'ın İmralı'ya gideceği beklentisi, bugüne kadar hayata geçirilemedi. Adalet Bakanlığı'nın, DTK ve BDP Eşbaşkanlarının İmralı'ya gitmek için yaptığı başvuruya aradan geçen zamana rağmen yanıt vermemesi, BDP cephesinde "İmralı sürecinin askıya alınması" olarak değenlendirildi.
BDP lideri Selahattin Demirtaş da bu gelişmelerin ardından dün görüştüğü milletvekilleri ve yakın çevresine "Başbakan'ın tavrının kibirli olduğunu" söylediği, Ahmet Türk'e yönelik sözlerin tonundan rahatsız olan BDP liderinin, eşbaşkanlara görüşme izninin verilmemesinin süreci daha sıkıntıya sokacağını ifade ettiği öğrenildi.

ÖCALAN DA EŞBAŞKANLARI İSTEMİŞ
Öte yandan edinilen bilgiye göre Abdullah Öcalan, hem MİT yetkililerine hem de Ahmet Türk ve Ayla Akat Ata'ya, ikinci görüşmede "yol haritasını" açıklayacağını ve önerilerini paylaşacağını, bu yüzden BDP ve DTK Eşbaşkanlarının gelmesininin kurumsal muhataplık açısından önemli olduğunu söyledi. Öcalan'ın bu talebi nedeniyle BDP de kurumsal katılım için ısrar ediyor.

PAZARLIK DEĞİL AMA...
BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık da önceki gün VATAN'a yaptığı açıklamada, “Biz ilk günden beri sürece kurumsal olarak katkı vermek istediğimizi söylüyoruz. Bu nedenle de, doğru olan, İmralı’ya BDP ve DTK’nın eş başkanlarının bir arada gitmesidir. Bu talep kabul edilmezse, bizden sürece katkı vermemiz de beklenemez” demişti. Sakık, “Bu şart koşma tavrı, sürece katkı vermek konusunda sizlerin iyi niyetinin sorgulanması sonucunu doğurmaz mı?” sorusuna ise, “Sonuç almak isteniyorsa, böyle davranılmalı ve görüşmeleri bu 4 kişilik heyet yürütmeli. Kurum olarak katkı sunmamız için olması gereken bu” karşılığını vermişti. BDP eşbaşkanı Demirtaş da dün benzer biçimde, eşbaşkanların İmralı'ya gitmemesinin görüşmeleri kesmese de büyük sıkıntı yaratacağını belirtti. Demirtaş'ın "Dört Eşbaşkanın gitmesini istemek, bir pazarlık değil. Kabul edilmemesi, görüşmelerin kesilmesine sebep olmaz ama ilkesel duruşumuzda sıkıntı yaratır” dediği öğrenildi.