YARGI, SÜRECE KARŞI

YARGI, SÜRECİ TARTIŞIYOR

Kemal GÖKTAŞ
Demokrat Yargı Eşbaşkanı Uğur Yiğit'ın hakim ve savcıların üye olduğu adalet.org sitesinde başlattığı tartışmada yargı mensupları barış sürecine ilişkin görüşlerini dile getirdi. Uğur Yiğit'in "Barış diyerek kandırmak" başlıklı yazısında sürecin ABD tarafından yönetildiği idida edilerek "Bölge ülkeleri parçalanıp, iç savaşta insanları kırılırken, zenginlikleri yağmalanırken neden bize özel statü tanıyacaklar, bizim özelliğimiz, ayrıcalığımız nedir? Bunu ABD barış istiyor diyenlerin açıklaması gerekmez mi? Bunları öğrenmek hakkımız değil mi? Ama sorulara makul cevaplar vermek yerine soru soranlar daha fazla şehit cenazesinin gelmesini istemekle, savaş yanlısı olmakla itham ediliyor. Barış ancak barışı bozan küresel güçlere en azından eş değer güçle sağlanır. Bu barışı sağlayacak güç, barış medeniyetinin barış devletini kurmakla mümkündür" dedi.
Bu yazının tartışıldığı forum sayfasına yazı gönderen hakim ve savcıların büyük bölümü süreç aleyhinde görüş belirtti.  Sürece destek veren ve karşı çıkan yargı mensupları şu görüşleri dile getirdi:


"30 BİN DİZ ÇÖKTÜRMEK İÇİN YETER Mİ?"

Hakim: "Hangi ülkeye özgürlük ve demokrasi götürmüş ABD? Kendi iç dinamiklerimizi tarihsel toplumsal kültürel birikimimizi öteleyen bir anlayışla barışın bu suretle geleceğine samimiyete inanmıyorum."

Hakim: İnsanlık tarihi boyunca analar bir şekilde ağlamış. İnsanlar gerektiğinde bedel ödemekten çekinmemişler. 30 yıllık süreç içerisinde terör nedeniyle verilen şehitler, sivil kayıplar ve öldürülen teröristlerle terör 30 binin üzerinde insan kaybına neden olmuş. Koskoca Türkiye cumhuriyetine diz çöktürmek için yeterli bir rakam mıdır bu? Neymiş efendim 'Analar ağlamasınmış'...

"ANALAR AĞLAMASINMIŞ"

Hakim: Düne kadar şehitliğin en yüksek mertebe olduğundan bahsedenler, bugün nedense hep bir ağızdan 'analar ağlamasın' kandırmacasına sarıldılar. Milleti de psikolojik olarak buna hazırlamaya çalışıyorlar. Haklı olarak endişelerini dile getiren ve nereye gidiyoruz diye soranlara da sen barışa karşı mısın denilerek tepki gösteriliyor. Barış gelecek diyenlerin hiç bir plan ve projeleri yok. Eğer İmralı'dan gelen mektuplar dışında bir yol haritası varsa bu açıklanarak sürecin dışında kalanların da endişeleri giderilmelidir.

Hakim: Hemen her şehit cenazesinde şehit yakınlarının 'bitirin, nasıl bitirirseniz bitirin' yakınmalarını ve terörün askere havale edildiğine dair siyasilere yöneltilen suçlamlar dikkate alındığında siyasilerin bu yöndeki çalabarına iyi niyetle yaklaşmak gerekebilir. Çünkü şu andaki projeyi TSK, MİT, Emniyet, Cumhurbaşkanlığı ve iktidar hep beraber yürütüyorlar. Kendi devletimize neden kuşkuyla bakıyoruz?

Hakim: Sürecin salt bir ABD projesidir bunda bir hinlik vardır anlamına gelen sürece bakış açısına katılamayacağım.  Ben sürecin salimen bitirilmesi halinde Türkiye'nin hayrına ve kazancına olacağına yürekten inananlardanım. Bu konuda da hükümetin deseklenmesi gerektiğne inanırım.

Avukat: "Bir süredir daha kısa biçimde söylemeye çalıştıklarım (ve ırkçıların peşine takıldığım şeklinde suçlamalara muhatap olduğum) tam da bunlardır.