- ASIL ADININ "TUFAN" OLDUĞU ORTAYA ÇIKAN 'HAYATA DÖNÜŞ' OPERASYONUNUN BAYRAMPAŞA CEZAEVİ AYAĞINA KATILAN BİR UZMAN ÇAVUŞ, MAHKEMEYE VERDİĞİ İFADEDE OPERASYONUN KANLI YÜZÜNÜ ANLATTI
Kemal GÖKTAŞ
Jandarmanın gizli planlarında "Tufan" adı verilen, Hayata Dönüş operasyonunun Bayrampaşa Cezaevi ayağına katılan bir uzman çavuş, mahkemeye verdiği ifadede, operasyonun kan donduran ayrıntılarını ortaya koydu.
F tipi cezaevlerine geçiş yapmak için 20 cezaevine düzenlenen operasyona katılan uzman çavuş A.S'nin, Taraf gazetesine yaptığı açıklamalardan sonra, müdahil avukatların talebi doğrultusunda ifadesi alındı. A.S'nin 5 Temmuz'da talimatla alınan ifadesi, biri astsubay 38 erin yargılandığı Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Bayrampaşa Cezaevi operasyonu dava dosyasına girdi. "Operasyonun üzerinden 11 yıl gibi bir süre geçmesine rağmen herhangi bir şekilde ifademize başvurulmamış olması beni bu konuda ifade vermeye ve doğru bildiklerimi söylemeye mecbur bırakmıştır" diyen A.S, olay tarihinde Bayrampaşa Cezaevi'nde uzman jandarma çavuş olarak görev yaptığını belirterek operasyonda tahliye ve sevk birliği olarak görev aldıklarını anlattı.
İLK MÜDAHALE "AYAĞA ATEŞ"
Kendi birliklerinde ateşli veya delici silahlarının olmadığını ve 'Robocop' kıyafetleriyle cezaevi koridorunda beklerken teslim olan veya teslim alınan mahkumların cezaevinden çıkartılmalarına destek olduklarını anlatan A.S, mahkumlara ilk müdahaleyi ateşli silahlar ve özel teçhizatlar kullanan Ankara Jandarma Komando Özel Asayiş Komutanlığı Birliği'nden (JÖAK) gönderilen personel ve 'tam olarak nereden geldiğini bilmediği' başka personelin yaptığını söyledi. İlk müdahalede tutuklu ve hükümlülerin 'kaçmalarını ve karşı koymalarını engellemek için' ayaklarına ateş edildiğini belirten A.S, mahkumların kendilerini koğuşlarına kilitleyerek teslim olmayı reddetmelerinin ardından yaşananları şöyle anlattı:
ENVANTERDE OLMAYAN GAZ BOMBALARI VE ÖZEL TABANCALAR KULLANILMIŞ
"Koğuş kapıları daha önce içeriden kaynak yapılarak kapatıldığı için özel teçhizatlarla kapılar kesilmek suretiyle müdahale edilmiştir. Aynı zamanda birlikler tarafından cezaevi duvarları ve tavan betonları delinmek suretiyle koğuşlara mahiyetini bilmediğim ve envanterimizde bulunmayan değişik gaz bombaları ile müdahale edilmiştir. Uzun süredir teşkilat içinde bulunuyor olmama rağmen daha önceden hiç görmemiş olduğum özel otomatik tabancalar ile tutuklu ve hükümlülere karşı müdahale yapılmıştır."
TESLİM OLMAK İSTEYENLERE YANIT VERİLMEDİ
Operasyon sonucunda çok sayıda özellikle DHKP-C mensubu tutuklu ve hükümlü yanmak suretiyle hayatını kaybetmiştir. Koridorda beklediğim esnada bayan tutuklu ve hükümlülerin bulunmuş olduğu koğuşlarda kapılara vurulmak suretiyle teslim olmak istediklerini, dışarıya çıkmak istediklerini kapıyı açmamızı istediler. Fakat amirlerimizden herhangi bir emir almadığımız için bu duruma müdahale edemedik.
YANGINA İTFAİYE MÜDAHALE ETMEDİ
Daha sonra bayan tutuklu ve hükümlüler koğuşlarına gittiler. Sesleri geldiği için öyle tahmin ediyorum. Kısa bir süre sonra da koğuşlarında yangın çıktı. Fakat bu yangına bizim tarafımızdan herhangi bir müdahale etmemiz mümkün değildi. Hali hazırda bulunan İstanbul İtfaiye Müdürlüğü ekipleri ile herhangi bir müdahalede bulunmadılar.
ISLAK DİYE YANICI MADDE DÖKÜLMÜŞ BATTANİYE VERMİŞLER
Operasyon sona erdiğinde ve koğusa girdiğimizde kadın mahkumların sayısını tam olarak hatırlamıyorum. Gördüğüm kadarıyla koğus içinde üç ayrı noktada kömürleşmiş derecede yandıklarını ve hayatlarını kaybettiklerini gördüm. İlk etapta bu derecede yanmaya bir anlam veremedim. Çünkü koğusta sadece yatak ve yorgan vardı ve yanan şahıslar yatak ve yorganlardan uzak noktalarda hayatlarını kaybetmişlerdi. Operasyondan uzun yıllar sonra değişik birliklerde karsılastığım ve şu an ismini hatırlamadığım bazı rütbeli arkadaşlar operasyon esnasında JÖAK da görev yaptıklarını ve koğuşta yangın çıktıktan sonra yardım isteyen tutuklu ve hükümlülere 'sizi kurtarmak için yaş battaniyeler atıyoruz bunlara sarılın ve kendinizi koruyun' diyerek battaniye artıklarını, fakat battaniyelere su değil, yanıcı madde dökerek bu şekilde attıklarını ve yanmayı hızlandırdıklarını sohbetimiz esnasında beyan etmişlerdir.
JANDARMA ÖZEL ASAYİŞİ SUÇLADI
Adli Tıp raporunda belirtildiği üzere tutuklu ve hükümlülere karşı yapılan bütün hayata son verici veya yaralayıcı müdahaleleri JÖAK ve dosyada adı geçen birlikte tarafından gerçekleştirilmiştir. "
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder