Sayfalar
▼
5 Ekim 2013 Cumartesi
Gezi'de 4 ay sonra: Abdullah Cömert'i gaz bombası öldürmüş
Kemal GÖKTAŞ
Hatay'da Gezi eylemleri sırasında yaşamını kaybeden Abdullah Cömert'in ölüm nedeni 4 ay sonra gün yüzüne çıktı. İstanbul Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulu, Cömert'in ölümünün polisin attığı gaz fişeğinin kafaya isabet etmesi sonucu meydana geldiğine oybirliği ile karar verdi. Olay sırasında gaz bombası atmakla görevlendirilen iki çevik kuvvet polisi ise "tanık" olarak verdikleri ifadelerde, gaz bombası atma eğitimi aldıklarını, sertifikalarının olduğunu, göstericilerin arkasına doğru, kontrollü biçimde gaz bombası attıklarını ileri sürdü.
22 yaşındaki Abdulllah Cömert, 3 Haziran akşamı yapılan gösteride aniden yere düştü ve hastaneye kaldırıldı. Hastanede yapılan müdahaleye rağmen kurtarılamadı. Antakya Devlet Hastanesi'nin hasta takip formunda Cömert'in "ateşli silah yaralanması ile getirildiği ve başında muhtemel kurşun giriş ve çıkış deliği" olduğu belirtildi. Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın otopsi tutanağında ise Cömert'in başında çökme kırığı ve ekimozlar bulunduğu, ancak kurşun deliği olmadığı olmadığı savunuldu.
ÖLÜM NEDENİ GAZ FİŞEĞİ
Cömert'in kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için Başsavcılıkça dosyanın gönderildiği İstanbul Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulu raporunda, dosya ekinde gönderilen otopsi fotoğraflarının incelenmesi sonunda "sağ parietal (kafatası yan kemiği) arka dış yan bölgede açıklığı arkaya bakan yarımay şeklinde büyük oranda düzgün kenarlı skalp laserasyonu (saçlı deride parçalı yaralanma) ve bunun oluşturduğu dairesel yapısına uyan bölgede düzgün halka şeklinde epidermal (üst deriye ait) doku kaybı gösteren saçlı deri lezyonu görüldüğü" belirtildi.
Cömert'in alnının ortasında, alın sağ kaş üstünde, sağ kaş dış yanda ekimozlar olduğu, burun kökünde 1x1 cmlik alt kısmında yanık ile uyumlu görünüm bulunan ateşli silahla oluşması muhtemel sıyrık da bulunduğu belirtildi. Ayrıca iç muayenede saçlı deri altında yoğun kanama görüldüğü belirtildi.
Olay yerinde bulunan ve polisin göstericilere attığı gaz fişeği örneklerinin jandarma tarafından yapılan olay yeri incelemesi sırasında alınarak Adli Tıp'a gönderildiği belirtilen raporda, Brezilya menşeli bu gaz fişeklerinin fiziksel ve kimyasal özelikleri dikkate alındığı anlatıldı. Raporda "Kişinin ölümünün gaz fişeğinin kafaya isabet etmesi ile oluşan kafatası kırıkları ile birlikte beyin kanaması ve beyin doku harabiyeti sonucu meydana gelmiş olduğu, kişinin kafasına gaz fişeği çarpması sonucu yaralanması ile ölümü arasında illiyet bağının bulunduğu oybirliği ile mütalaa olunur" denildi.
TANIKLAR DA VAR
Dosyada yer alan tanık ifadeleri de Adli Tıp raporu ile uyumlu çıktı. Tanık S.Ş, evinin olay yerine çok yakın olduğunu, bir topluluğun Uzunyol Sokağa doğru kaçarken gördüğünü, polislerin gaz bombası attıklarını, bu sırada bir gaz bombasının adını sonradan öğrendiği Abdullah Cömert'in kafasının yan tarafına isabet ettiğini ve kafasının her yanından kan akmaya başladığını anlattı. S.Ş, polisin Cömert düşerken ve düştükten sonra da gaz bombası atmaya devam ettiğini söyledi.
Tanık M.P de olayları eşiyle birlikte balkondan izlediklerini belirterek "Yaklaşık 7-8 kişi Yıldız Sokağın sonuna doğru kaçmaya başladı. Bu köşyede kaçan grup durdu. O esnada 2-3 el gaz bombası atıldı. O esnada ismini bilmediğim ve hayatını kaybeden Abdullah Cömertin sol baş tarafıra doğru gaz bombasının çarptığını göndüm. O esnada şahsın 'Yandım' diye bağırarak yere düştüğünü gördüm. Şahıs o esnada kan fışkırarak yere yığıldı. Elinde bir şey yoktu. Kimin attığını görmedim ama şahsın başına çarpan kesinlikle gaz bombasıydı" dedi.
GAZ BOMBASI ATAN POLİSLERDEN "TANIK" İFADESİ ALINDI
Olayla ilgili olarak Akrep denilen araçta gaz bombası atmakla görevlendirildiklerini anlatan iki çevik kuvvet polisinin ise "tanık" sıfatıyla ifadelerine başvuruldu. Adli Tıp Kurumu raporu ve tanık ifadelerine göre "şüpheli" hala gelen H.A.D ve A.K, göstericilerin polise taş, bilye, şişe vb. atmaları üzerine gaz bombalarıyla müdahale ettiklerini, ancak bombaları grubun arkasına doğru attıklarını söyledi. Polisler müdahale sırasında gaz tüfeğini kontrollü şekilde kullandıklarını ve bu konuda eğitm aldıklarını, "sertifikalarının" olduğunu söyledi. İki polis de yolun sağındaki ve solundaki binalardan üzerlerine taş, demir, briket, saksı, parke taşları gibi cisimler atıldığını söylediler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder