Sayfalar

18 Ocak 2013 Cuma

TARİHİ GÜNDEN DİYARBAKIR İZLENİMLERİ

“BARIŞIN KAYBEDENİ OLMAZ”

Kemal GÖKTAŞ


Diyarbakır, barış ve diyalog sürecine zarar vermesinden endişelenilen, “provokasyon” korkusu altında girdiği tarihi günü, “barışın ve İmralı sürecinin arkasındayız” mesajıyla, sorunsuz geçirmeyi başardı. “Paris’teki tetiği çektiren eller, Diyarbakır’daki meydanı da karıştırır mı?” sorusunun yanıtı, Batıkent Meydanı’ndan 200 bin kişinin verdiği güçlü barış mesajı ile verilmiş oldu.
Diyarbakır’da, dün eczane ve fırınlar dışında neredeyse hiçbir esnaf kepenk açmazken, tören öncesi sokaklar adeta bomboştu. Öğrenciler okullara gitmedi. Kent sokaklarındaki tenhalık, cenazelerin alındığı hastane civarına ve meydana yaklaşıldıkça mahşeri bir kalabalığa yerini bıraktı.
Siyah giysiler içindeki BDP’li kadınlar hastaneden tabutları aldıktan sonra buradan miting meydanına yapılan yürüyüş, emsallerine göre oldukça sakin gerçekleşti. Hatta "Hepimiz Sakine'yiz", "Hepimiz Leyla'yız", "Hepimiz Fidan'ız" yazılı dövizleri ellerinde taşıyan ve yol boyunca daha çok sessiz yürümeyi tercin eden kalabalık, Hrant Dink’in cenazesinde yapılan yürüyüşü akıllara getirdi.
Törene DTK ve BDP eşbaşkanları, tüm BDP'li milletvekilleri, ÖDP Genel Başkanı Alper Taş, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, Türkiye ve yurtdışından gelen sol parti temsilcileri katıldı. Ezilenlerin Sosyalist Partisi flamalarla törene katılırken "Partizan" yazılı dövizler de dikkat çekti. Yani “Türk solu” da bu tarihi günde Diyarbakır’a dikkat çekici bir ilgi göstermişti.
Başbakan'la görüşmesinin ardından partisiyle arasının "limoni" olduğu bilinen Diyarbakır milletvekili Leyla Zana'nın, BDP otobüsüne binmeyerek töreni cenaze araçlarının arkasında izlemeyi tercih etmesi dikkat çekti. Zana’nın oldukça üzgün olduğu görüldü.
Diyarbakır’da diğer PKK’lı cenazelerinde atılan “PKK intikam intikam” sloganı dün hiç atılmadı. Törenler sırasında polisin az sayıda kuvvetiyle kitleyi uzaktan izlemesi de en merak edilen sorunun yanıtını oluşturuyordu.
Alanda 3 bine yakın BDP’li güvenliği sağlarken, birkaç çocuğun büyükşehir belediyesine ait bir otobüsün üzerinde PKK bayrağı ve Öcalan posteri açmaları dışında taşkınlık da yaşanmadı.
Alanda atılan sloganlar ve açılan pankartlar arasından bir pankart dünün ruhunu ve Diyarbakır’ın Türkiye’ye mesajını anlatıyordu: "Savaşın kazananı, barışın kaybedeni olmaz."
Demirtaş’ın, Kandil’deki PKK kamplarının bombalanmasını protesto ederken söylediği “Hem savaş hem barış olmaz” sözleri de İmralı sürecinin silahlar susmadan yürütülmesinin ne kadar zor olduğunu da ortaya koymuş oldu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder